Koza'ya Kayyum'lar Havuz Medyasından!

TAKİP ET

Koza-İpek Holding'e kayyum ataması kararının alınmasının ardından kayyum listesinde AKP'ye yakın isimlerin yer alması yeni bir tartışma konusu yarattı. Hukukçulara göre atamam kayyumların bağımsız olması gerekiyor.

Koza-İpek Holding'e kayyum atanması kararının ardından atanacak kişiler de tartışma konusu oldu. Hukuken kayyumların bağımsız isimlerden oluşması gerekirken Koza Grubu'na ait şirkete atanacak kayyumların arasında Sabah ve ATV'yi de içeren Turkuvaz Medya Grubu'nun eski yöneticileriyle AK Parti bağlantılı isimler de var. HUKUKÇULAR , KOZA İPEK GRUBU'NA YÖNELİK KAYYUM KARARINA NE DEDİ? Koza İpek Grubu'na yönelik kayyum atamaları hakkında hukukçular da açıklama yaptı. Av. Hüseyin Uğur Poyraz, atanan kayyumların bağımsız olması gerektiğini belirtti. Av. Çağrı Çetin ise, konu hakkında "Bu türden kararlar ekonomi için büyük risk. Hem yerli hem yabancı yatırımcıyı ürkütür" açıklamalarında bulundu. [colored_box color="eg. blue, green, grey, red, yellow"]KAYYUM NEDİR? Kayyum sözlük anlamında "Belli bir malın yönetilmesi ya da belli bir işin yapılması için görevlendirilen kimse" olarak bilinir. Hukuki olarak ise "belli bir malın yönetilmesi veya belli bir işin yapılması için görevlendirilen kimse" anlamına gelir.  [/colored_box] KOZA-İPEK HOLDİNG AŞ İÇİN ATANAN KAYYUMLAR Özen Pala (Demiröz Mali Müşavirlik’te mali müşavir), Arif Yalçın, Mustafa Akçil, Hayrullah Dağıstan, Mustafa Şimşek, Hamza Yanık, Ali Yazlı (Serbest Muhasebeci Mali Müşavir ve Bağımsız Denetçi/ AK Parti’den Ümraniye Belediye Meclis Üyesi ve Encümeni), Cahit Demiral, Yasin Kalem.Basın şirketleri: Ali Rıza Esmen, Çetin Altay, Hüdai Bal, (Daha önce Turkuvaz Medya Grubu’nda çalıştı, daha sonrasında TMSF tarafından SHow TV yönetimine atandı.) Fatih İcin, Bilal Koyuncu, Ümit Önal (Turkuaz Medya Grubu’nda reklam grup başkanlığı yaptı. Digiturk Yönetim Kurulu Üyesi) Diğer şirketler: Ali Yazlı, Hayrettin Bıyıklıoğlu, Kemal Yıldır, Yusuf Atmaca, Şahin Dağlı, Özen Pala, Kemal Yıldır, Hasan Ölçer,  Mehmet Tunçel, Mehmet Üzer, Nevzat Demiröz (AK Parti Bitlis Milletvekili Vedat Demiröz’ün kardeşi, mali müşavir) Hikmet Keleş, Yasin Kalem, Hamza Yanık, Arif Yalçın. KAYYUM BAĞIMSIZ OLMAK ZORUNDA Av. Hüseyin Uğur Poyraz, konu hakkında değerlendirmelerinde “Bir şirketin yönetiminin acze düşmesi veya başka bir gerekçe ile şirketi yönetmesi için mahkeme kararı ile kayyuma devredilir. Kayyum, şirketin hak ve alacaklarını iyi yönetmekle mesuldür. Burada kayyumun çok önemli bir görevi var. Hem şirket ortaklarına karşı hem de devlete karşı bağımsız olmak zorunda. Siyasi otoritenin isteği doğrultusunda hareket ederse, kayyum suç işlemiş olur. O nedenle, kayyum atandığı görevi tam bir tarafsızlık ve basiretli bir tacir sıfatı ile yapmak zorunda.” dedi. Av. Poyraz, alınan bu tarz kararların ekonomi açısından da sorun oluşturabileceğini söyledi ve “Bunlar sorunlu kararlar. Türkiye’de, siyasetin hoşuna gitmeyen gruplara yönelik, kimi zaman vergi denetimleri, kimi zaman TMSF eli ile, kimi zaman da ticaret kanunun bazı hükümleri uygulanarak el konuluyor. Ancak bunlar son derece riskli durumlar” dedi. DELİLLER SOMUT OLMALI Av. Yasemin Bal da konu hakkında bazı değerlendirmelerde bulundu. Av. Bal,  “Savcılığın bu yönde bir karar verebilmesi için ‘aciliyet’ koşulunun gerçekleşmesi gerekmektedir. Soruşturma sırasında tedbir mahiyetinde olabileceğinden Sulh Ceza Hakimlikleri Kanunu kapsamında ve Ceza Muhakemesi Kanunu 133'ncü maddesine istinaden Sulh Ceza Hakimliğince de bu karar verilebilir. Ancak kanun, kayyım atanması kararı verilebilecek suçları teker teker (9 adet) saymıştır” dedi. Açıklamasının devamında ise “Bu tip kararların çok ciddi bir biçimde incelenerek ve somut delillere dayanarak verilmesi gerekir. Türkiye ticaret yapan çok uluslu şirketleri dahi ürkütür. Bu firmaların binlerce çalışanı yüzlerce tedarikçileri var. Ekonomi için çok ciddi riskler bunlar. Bu durum, hem yerli yatırımcının hem yabancı yatırımcının, Türkiye’ye yatırım yapma konusundaki planlarını olumsuz etkileyebilir. Ayrıca bu türden kararların, bir süre sonra yargıdan, Türkiye’ye yüklü faturalar çıkararak dönebileceğini de görmek gerekir” diyerek konu hakkındaki düşüncelerini belirtti.