Terörün İstediği Tam Olarak Bu!
Ankara ve İstanbul'da Yaşanan Terör Saldırılarının Sonrasında Derbinin Ertelenmesi Gündemi Sarstı
Ülkemizde arka arkaya yaşanan terör saldırıları sonucunda dün akşam Türk Telekom Arena Stadyumunda oynanması gereken Galatasaray-Fenerbahçe derbisinin önce seyircisiz oynanmasına sonrasında da ileri bir tarihte oynanmasına karar verildi. Bu durum pek çok spekülasyonun ortaya çıkmasına neden olurken, gerekçe olarak alınan ciddi istihbaratlar ve bu istihbaratların ön çalışmalara uygun olması gösterildi. Son gelen açıklamalara göre derbi çıkışında canlı bomba saldırısı olabileceğini değerlendiren İstanbul Valiliği ve emniyet tarafından bu karar verildi. Kararı da Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) açıkladı. Buraya kadar her şey olması gerektiği gibi ancak aklımıza bazı sorular da gelmiyor değil! Öncelikle bu tarz bir istihbarat geldiyse, oraya seyirciler toplanmadan, mesela sabah saatlerinde TT Arena'da bomba araması yapılırken bu karar verilemez miydi? Oraya toplanan ve geneli metroyu kullanan binlerce kişinin her türlü tehdide açık bir durumda bekletilmesi doğru mudur? Bu tarz bir istihbarat varsa verilmesi gereken ilk karar maçın seyircisiz oynanması mı olmalıdır? Bu saatten sonra, "Biz korkmuyoruz!" tarzında yüksek perdeden yapılan açıklamaların inandırıcılığı kalmış mıdır? Tüm bu soruları uzatmamız ve onlarcasını gündeme getirmemiz elbette mümkündür. Aslında terörün istediği durum tam olarak budur. Örneğin Fransa'da tiyatroya baskın yapan teröristin şu sözleri terörün amacını çok iyi açıklıyor: "Bundan sonra yanınızda bir poşet patlasa bile korkudan kaçacaksınız. Artık kendinizi hiçbir yerde güvende hissetmeyeceksiniz." İşte bu sözler terörün asıl amacının ülkelerde korku imparatorluğu oluşması gerektiğini kısaca ama net bir şekilde anlatıyor. Peki bizler ne yapıyoruz? Yetkiyi elinde bulunduranların, "kalabalık alanlara girmeyin" şeklinde absürt uyarı yapmasını izliyoruz. Alman Konsolosluğunun uyarısını kaale almayan yetkililerin bu olayın o uyarıyla bir ilgisi yok demesini izliyoruz. Her terör olayından sonra yetkili olan ve bu olayları engellemekle yükümlü olan kişilerin lanetleme, kınama ve sabrımızı sınamasınlar açıklamalarını dinliyoruz. Peki çözüm nedir? Korkarım ki yakında dışarıda işi olmayan da gitmeseydi o kalabalık yerlere diyen bir kesim oluşacak. Bilerek ya da bilmeyerek bu durumun teröre ne kadar katkı sağladığını bir an önce anlamamız gerekiyor. İş işten geçmeden..