Teknik Direktör Sirkülasyonu!
Teknik Direktör Sirkülasyonu!, Süper Lig Teknik Direktör Değişiklikleri, 2015 Teknik Direktör Değişiklikleri
Futbolda genel kuralların başında gelmektedir başarısızlıkların ilk olarak teknik direktörlerden sorulması. Bu gerçek hemen her ülkede aynıdır. Aradaki en önemli fark ise, kimi ülkede teknik direktörlere daha fazla zaman verilirken bizim gibi ülkelerde tüm camialarda bir sabırsızlık kültürünün oluşmasıyla bu zaman dilimi oldukça kısalır. Ülkemizde 2015-2016 sezonu başlayalı henüz 11 hafta oldu. Bu süre içerisinde tam 6 kez teknik direktör değişikliği yaşandı. Bu sayı oldukça fazla gibi görünüyor ancak ülkemiz için alışılmadık bir durum değil. Yani, artık bu tarz durumlara ülke olarak alışmış durumdayız. Son yıllarda olduğu gibi bu yıl da ilk olarka Gençlerbirliği Başkanı İlhan Cavcav, teknik direktör sirkülasyonunu başlatan isim oldu. Sezon başında İskoç teknik adam Stuart Baxter ile anlaşan takım daha ligin başında bu ismi göndererek yerine Mehmet Özdilek ile anlaştı. Bu olaydan yaklaşık 2 hafta sonra Mersin İdmanyurdu'nda Mesut Bakkal ile yollar ayrıldı ve yerine Bülent Korkmaz transfer edildi. Bu istifadan yaklaşık 3 hafta sonra Eskişehirspor'da Alman teknik adam Michael Skibbe ile yollar ayrıldı ve yerine İsmail Kartal getirildi. Bu istifadan 2 hafta sonra değişikliğin adresi Sivasspor oldu ve Sergen Yalçın ile yollar ayrılarak yerine Okan Buruk ile anlaşıldı. İçinde bulunduğumuz Kasım ayına geldiğimizde ise, sezon başında Trabzonspor'a büyük umutlarla gelen Shota Arveladze ile yollar ayrıldı ve yerine gelecek isim geçici olarak Sadi Tekelioğlu oldu. Bu olayın üzerinden 1 gün geçmişti ki göreve henüz 3-4 hafta önce başlayan İsmail Kartal ile Eskişehirspor'un yolları ayrıldı. Eskişehirspor'da kimin teknik direktörlüğe getirileceği ise şimdilik bilinmiyor. Shota Arveladze'nin Trabzonspor'dan ayrılmasıyla birlikte İbrahim Hacıosmanoğlu döneminde sadece 2,5 yılda tam 7 kez teknik direktör değişimi yaşandı. Bu gerçekten de inanılmaz bir rakam. Diğer takımlarda da durum pek farklı olmuyor. Aynı şekilde PTT 1.Lig ve alt liglerde de sirkülasyon devam ediyor. Başarılarda fazla öne çıkarılmayan teknik direktörler maalesef ki başarısızlıkta bedel ödeyen ilk kişi oluyorlar. Bunun nedeni istikrarsız yönetim anlayışı, taraftarların sabırsızlığı gibi etkenlerin yanı sıra biraz da teknik direktörlerden kaynaklanıyor. Meslektaşının başarısızlığını bekleyen bazı isimler sürekli sonradan takımlara imza atıyorlar. Sürekli aynı isimlerin bir oraya bir buraya imzaladığını görüyoruz. Yani dış etkenler kadar işlerine saygısı olmayan teknik direktörler de sorumludur. Bakalım ligimizde ve alt liglerde daha ne kadar ayrılık yaşanacak? Bakalım ülkemizde futbol anlamında istikrar ne zaman sağlanacak? Bakalım teknik direktörler kendilerine çeki düzen verebilecekler mi?