Futbolun Katili Türk Hakemleri!

Futbolun Katili Türk Hakemleri!, Hakemlerin Yaptıkları Flaş Hatalar Anlatılmıştır

Yazının başlığı biraz ağır kaçmış diyenler olabilir ancak bu konuya daha fazla dikkat çekmek için bu başlığı tercih ettim. Ülkemizde 2015-2016 sezonu başladığından beri gündemden bir türlü düşmeyen hakemlere artık birilerinin "yeter" demesi gerektiğini düşünüyorum. Ülkemizde 2015-2016 futbol sezonu flaş transferlerle açıldı. Futbolseverler hayranlıkla takip ettikleri Robin Van Persie, Mario Gomez, Luis Nani, Lukas Podolski, Stephane M'Bia, Samuel Eto'o gibi yıldızları ligimizde takip ettikleri için oldukça heyecanlıydı. Ama gelin görün ki artık maçlardan önce, "Futbolcular Ne Yapar?" sorusunun yerini maalesef "Hakemler Ne Yapar?" sorusu almaya başladı. Sadece 1 takım ya da birkaç takım özelinde konuşmanın yanlış olduğunu düşünüyorum. sadece izlediğim ve aklımda kalan maçlarla büyük resmi ortaya koymaya çalışacağım: Medipol Başakşehir-Bursaspor maçında hakem Halis Özkahya ve yardımcıları 3 puanı adeta Medipol Başakşehir'e hediye ettiler. Medipol Başakşehir'li futbolculara gösterilmeyen kartlar ve Bursaspor'dan Josue'ye çıkan kırmızı kart, ardından Medipol Başakşehir'li Edin Visca'nın attığı golün net ofsayt olması sonucunda maçı Medipol Başakşehir 2-1 kazanmıştı. Maçtan sonra Bursaspor cephesi adeta isyan etmişti. Fenerbahçe-Bursaspor mücadelesinde hakem Barış Şimşek, Bursaspor'lu futbolcuların yaptığı sert hareketleri kart vermeden geçiştirmiş ve Fenerbahçe'nin Uygar'ın ceza sahasında net bir şekilde Serdar Aziz tarafından itilmesi sonucu penaltı beklediği pozisyona devam demişti. Aynı maçta Lazar Markovic'in burnunun dibinden İngilizce küfür etmesine sessiz kalan Barış Şimşek maç içinde birçok yanlış karara imza attı. Mücadeleyi Fenerbahçe 2-1 kazanınca fazla gündeme gelmese de hakem yönetimi eleştirilmişti. Trabzonspor-Galatasaray maçında, dünyanın en önemli hakemlerinden olan Cüneyt Çakır'ın yaptığı flaş hatalar dikkat çekmişti. Ceza sahasına Erkan Zengin'in gönderdiği topa elini açarak dokunan Jason Denayer'in müdahalesine çok yakın olmasına rağmen devam diyen Cüneyt Çakır maçın sonucuna doğrudan etki etmişti. Kasımpaşa-Çaykur Rizespor mücadelesinde Çaykur Rizespor'dan Viera'ya hatalı kırmızı kart gösteren ve 90. dakikada da Koray'a kırmızı kart göstererek Çaykur Rizespor'u 9 kişi bırakan Deniz Çoban, 90+4. dakikada kalecinin hiçbir müdahalesi olmamasına rağmen Kweuke'nin düşüşüne penaltı çalmış ve skorun 1-1 olmasına neden olmuştu. Bu kararların ardından canlı yayına çıkan Deniz Çoban hatalarını kabul ederek özür dileme erdemini göstermiş ve cesaretiyle takdir toplamıştı. Gençlerbirliği-Beşiktaş maçında hakem Fırat Aydınus, Mario Gomez'in attığı ve rakibin adeta gözünün alt kısmını patlatan harekete "Sarı Kart" göstererek idare etmiş ve Mario Gomez'in bir sonraki haftadaki derbide forma giymesini sağlamıştır. Beşiktaş-Fenerbahçe mücadelesinde Halis Özkahya ve yardımcıları skandal bir yönetime imza attı. Beşiktaş'ın ilk golünde Ersan açık ofsaytta olmasına rağmen bayrağı kaldırmayan yardımcı hakem, maçın 2. yarısında Robin Van Persie ve Mario Gomez'in ofsayt olmayan pozisyonlarına da bayrağı yanlış kaldırmıştı. Ayrıca Beşiktaş'ın attığı 3. golden önce Mario Gomez'in Bruno Alves'e yaptığı faulü es geçen Özkahya, tam 4 kez sarı kart görmesi gereken Beşiktaşlı Ersan Adem Gülüm'ü de oyundan atamamıştı. Tüm bu maçlar izleme imkanı bulduğum maçlarda yapılan hatalar oldu. İzlemediğimiz mücadeleler de daha ne gibi hatalar olduğunu da bilmiyorum. Şimdi başta MHK olmak üzere hakemlere şu soruları soruyorum: -- Profesyonel hakemler dediğiniz ve tamamı bir önceki düşük not alan hakemler değil de Beden Eğitimi Öğretmeni olan Halis Özkahya, ülkede o haftanın en önemli maçını yönetiyorsa, profesyonel hakemliğin ne anlamı var? -- MHK ve hakemlerin görevi ülke içinde dengeleri sağlayarak, geride kalan büyük takıma destek olmak ya da arayı açmasından korkulan büyük takımın hakkını yemek midir? -- Ülkede illa her sene 3 takım şampiyonluğa oynayacak diye bir kural mı vardır? -- Hakemler, TFF ve LİG TV'nin daha fazla para kazanması için yönlendirilen birer maşalar mıdır? -- Ortada olup da yorum haklarını kullanan hakem kararları değil, gözlerinin önlerinde olan ve ver(e)medikleri kararların nedenleri nelerdir? -- Hakemler maç içinde hatalı karar verdikleri düşünüldüğünde baskı altında kalarak diğer kararlarında etkilenecek kadar eğitimsizler midir? Bu soruları daha da uzatmak mümkündür. Profesyonel olan hakemler maç başı hariç her ay belirli bir para kazanıyorlar. Bunun yanı sıra üst klasmanda maç başı yaklaşık 6 bin TL para kazanan hakemlerin görevi, gördüklerini çalmalarıdır. Hiç kimse hakemler hatasız maç yönetsin demiyor ancak gördüklerini çalmalarını istemek de hakkımızdır. Ortada verilen emek ve harcanan paralar vardır. Hiçbir hakem bu emekleri bile bile yok edemez, etmemelidir. Dünyanın her yerinde hakem hatası vardır ve olacaktır ancak gözlerinin önündeki pozisyonlarda bu kadar hata yaptıklarında insanlar artık çileden çıkıyor. Hakemlerin bu kadar gündemde olmadıkları ve gördüklerini çaldıkları bir lig olmasını, en azından bundan sonrası için diliyoruz. Görünen o ki bu temenni sadece temenni de kalacak.