Binali Yıldırım: İnternet zehirliyor!

TAKİP ET

İnternet, siber suçlar ve sosyal medya hakkındaki görüşlerinden ve önümüzdeki süreçte yasalaşacak tasarılardan bahseden Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, önemli açıklamalar yaptı.

Türkiye'de, nüfusun % 80'inin internet kullanabildiğini belirten Yıldırım, Dünya nüfusunun yarısından fazlasının internet kullanamadığı bir ortamda bu oranın çok yüksek olduğunu söyledi. "İnternet Zehirliyor" Türkiye'nin sosyal medya araçlarını kullanmada ilk 5 ülke arasında olduğunu belirten Bakan, "İnternet, çaya çorbaya sıkılan limon gibi. Çok faydalı bir şey ama ayarını kaçırdığınız zaman ilaca benziyor, tedavi edecekken zehirliyor" dedi. İnternetin zararlı yönlerine değinen Yıldırım şunları ekledi; "Biz diyoruz ki 'sosyal medya sorunsuz medya değildir', gerçek hayatta ne suçsa, sanal dünyada da aynı şeyler suçtur. Vatandaşlarımızın bunu bilmesi lazım. Kimse, 'ben yazarım bir şey, çekilirim kenara' demesin. O tuşa elinizi attığınız zaman, kaybolmuyor, iz bırakıyor. Önünde sonunda o gelir sizi bulur. O yüzden dikkatli olacağız, kimsenin hakkına, hukukuna tecavüz etmeden, suç teşkil edecek paylaşımlar yapmadan, sosyal medyayı olabildiğince geniş kullanalım ama başkalarına zarar vermeyelim." "İnternet üzerinden işlenen katalog suçlara yönelik bir kanunumuz var. Bu kanun kapsamında geçen yıl itibarıyla özellikle pornografi, fuhuş, çocukların zararlı içerikten korunması adına Twitter’a bildirilen 592 sakıncalı içerikten 413'ü, Facebook'a bildirilen 417 içerikten 113'ü, Youtube'a bildirilen 297 içerikten 115'i çıkarılmadı. Performans olarak en iyisi Facebook" "Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde faaliyet yapan kim olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti'nin kanunlarına titizlikle riayet etmesi lazım. 'Beğenmedim, uygulamıyorum' deme şansı yok. Kanun, hükümranlığı gösterir, egemenliğin göstergesidir. Ancak internet, küresel bir olay olduğu için sadece bir ülkeyi ilgilendirmiyor. Bizde suç olan ABD'de suç olmayabiliyor veya ABD'de suç olan bizde suç olmayabiliyor. Mücadelenin zorluğu buradan geliyor. Onun için bizim tezimiz, 'uluslararası, herkesi bağlayan hukuk metni üretelim, herkes o sınırlar içinde hareket etsin.' Bunun kavgası, mücadelesi devam ediyor ama henüz istediğimiz noktaya gelmedik."