Amatörce Açıklamalar!

TAKİP ET

Kizer olayından sonra Fenerbahçe ve Galatasaray arasındaki söz düellosu devam ediyor

Fenerbahçe ile Galatasaray arasında oynanan kadınlar basketbol karşılaşmasının yankıları aradan geçen zamana rağmen devam ediyor. Federasyon'un verdiği lisansla Kizer'i oynatan ve Fenerbahçe'nin uyarılarına kulak asmayan Galatasaray yönetimi bunun bedelini hükmen yenilgi alarak ödemişti. O günden bu güne taraflar birbirlerini suçlayıcı açıklamalar yapmaya devam ettiler. Şüphesiz ki bu durum her iki camianın da yıpranmasına ve taraftarların daha da gergin olmasına yol açmaktadır. Hafta sonu oynanan ve hakem hatalarının damga vurduğu Gaziantepspor-Fenerbahçe maçından sonra Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım çok sert açıklamalar yapmıştı. Kizer konusunun üstünün kapatılmasına müsaade etmeyeceğini belirten Aziz Yıldırım, sadece sicil-lisans bölümündeki kişinin işten uzaklaştırılmasıyla olayın çözülmeyeceğini söyledi. Aziz Yıldırım, bu konuda Galatasaray yönetimini sahtekarlıkla suçladı ve lisans bölümündeki kişinin neyin karşılığında bu lisansı verdiğinin sorgulanması gerektiğini belirtti. Yani Aziz Yıldırım'a göre bu olay adli bir vakıa haline gelmiştir. Aziz Yıldırım'ın bu çıkışı kendi içinde haklı gerekçeler içerse de tıpkı şike sürecinde kendi başına geldiği gibi yargısız infaz yapması yanlış olmuştur. Öncelikle konuyla ilgili TBF kanadının soruşturmasının sonunu beklemesi ve olayları yakından takip ettikten sonra açıklama yapması daha uygun olurdu. Aziz Yıldırım'ın açıklamalarının hemen ardından Galatasaray resmi sayfasında, 3 Temmuz süreci olarak da adlandırılan şike sürecine atıfta bulundurulmuş ve yanlışa çok daha büyük bir yanlışla karar verilmiştir. Galatasaray'ın açıklamasında Alex de Souza'nın daha önce söylemedim dediği sözlere yer verilmiş ve "Başkan bize güvenseydi alın terimizle şampiyon olurduk. Müdahale etmesine gerek yoktu" tarzındaki uydurma sözlere yer verilmiştir. Koskoca bir camianın doğruluğu teyit edilmemiş hatta gerçek olmadığı daha önce Alex de Souza tarafından anlatılmış sözlere yer verilmesi son derece yanlış bir durum. Bu kulüplerin resmi sayfalarını idare edenler Twitter ve diğer sosyal mecralardaki yönlendirmelerle yazı yazacaklarsa işimiz var demektir. Galatasaray, Fenerbahçe gibi kulüpleri idare edenler ya da resmi sayfalardaki yazıları kaleme alanlar, o mevkinin ya da o mecranın taraftar diliyle konuşmaya, yazmaya müsait olmadığını kabul etmelidir. Kendi camiası tarafından alınan kararları sorgulanan bir kulüp, bu tür tavırlarla taraftarına şirin görünme çabasında olmamalıdır. Aziz Yıldırım'ın konunun üzerinden zaman geçmesine ve sonuca bağlanmamasına rağmen bu tarz açıklama yapması yanlıştır. Ancak sırf bu açıklamalara cevap vermek yerine her olayda olduğu gibi şike sürecine, üstelik de yalanlanan bir sözle, atıfta bulunmak çok ama çok daha büyük bir yanlıştır. Galatasaray Spor Kulübü Başkanı, bir an önce resmi sayfada bu yazıları kaleme alan kişileri camiadan uzaklaştırmalıdır. Bu büyüklükte camialara, bu denli içi boş metinler yakışmamaktadır. Oraya eklenen yazıların noktası, virgülü bile kurumu bağladığı için çok daha dikkatli olunmalıdır. Bakalım konuyla ilgili demeç savaşları sürecek ve gerginlik iki taraf adına da devam edecek mi?