2'si Yerli 5 Film Vizyona Giriyor
Bu hafta vizyona 2 Türk 3 tane de yabancı film giriyor.
Türkiye'deki sinema salonlarında bu hafta 2 tanesi yerli film olmak üzere 5 film vizyona giriyor. İFTARLIK GAZOZ Yönetmenliğini ve senaristliğini Yüksel Aksu'nun üstlendiği, başrollerinde ise Cem Yılmaz, Berat Efe Parlar, Ümmü Putgül, Okan Avcı ve Yılmaz Bayraktar yer alıyor. Türkiye'de 1970 yıllarında Ege'nin bir kasabasında geçen film, okulu tatile giren ve bu tatilini boş geçirmek istemeyen bir çocuğun ramazan ayının başlarında Cem Yılmaz'ın canlandırdığı gazozcunun yanında çalışmaya başlamasını konu alıyor. Yaşanan traji-komik olaylar seyirciyle buluşacak. HER ŞEY AŞKTAN Hande Doğandemir, Şükrü Özyıldız, Mithat Can Özer, Hakan Meriçliler ve Öznur Serçeler'in rol aldığı bu filmde yönetmen koltuğunda Andaç Haznedaroğlu oturuyor. Romantik komedi türündeki filmde; Pelin adlı karakter hayatının aşkı ile evlilik hazırlığı yaparken aldatılıyor. Pelin'e yaşadığı hayal kırıklığı ve intikam dolu serüveninde ise yakışıklı rock davulcusu Burak eşlik ediyor. SPOTLİGHT Mark Ruffalo, Michael Keaton, Rachel McAdams gibi usta oyuncuların başrollerini paylaştığı filmde Boston Globe'un Pulitzer ödülünü kazanan araştırmacı gazeteci ekibi "Spotlight"ın hikayesi anlatılıyor. Yönetmenliğini Tom McCarthy'nin, 30 yıl boyunca birçok çocuğa cinsel istismarda bulunan bir rahibin dosyasının takibi için görevlendirilen araştırmacı gazeteci ekibi konu ediliyor. ZOR SAATLER Yönetmenliğini Craig Gillespie'nin üstlendiği filmde birçok isim yer alıyor. Bunlar arasında Chris Pine, Akademi Ödüllü ve Altın Küre adayı Casey Affleck, Ben Foster, Holliday Grainger, John Ortiz ve Eric Bana bulunuyor. Gerçek bir hikayeden uyarlanan bu filmde İngiltere'nin doğu kıyısında meydana gelen fırtına ve bu fırtınaya karşı hayat mücadelesi veren 30 mürettebatı kurtarma operasyonu konu ediliyor. YALAN LABİRENTİ Giulio Ricciarelli'nin yönetmenliğini yaptığı bu filmde Alexander Fehling, Andre Szymanski, Friederike Becht ile Johannes Krisch gibi oyuncular yer alıyor. Bu film, "Yabancı Dilde En İyi Film" dalında Almanya'da oscar adayı gösterildi ve aynı zamanda Hitler sonrası döneme de ışık tuttuğu kabul edildi.